Doğrudan odasının penceresine yönelmişti. Penceresini açıp derin bir nefes çekti. Temiz hava alacağını düşünmüştü lakin havada kömür ve duman kokusu hakimdi. Yapraklar tamamıyla dökülmemişti. Esen rüzgar üşütmeye başlamıştı. Usul usul yağan yağmurun dama vuran seslerini dinledi. Yorgun bir sonbaharın adım adım gelişiydi bu. Yanında hüznü de getiriyordu belli. Rüzgarın hışırtısını dinlerken uzaktaki nokta olan ışığa takıldı gözleri. Belki sokak lambası belki bir ev. Bilemedi! İçeriden annesi kendisine seslenmişti " Yemek Hazır." Aç değildi tokta değildi. Canı şu anda yemek istemiyordu. Canı bugünlerde hiçbir şey yapmak istemiyordu. Ne okumak ne konuşmak ne düşünmek... Canı sadece istemiyordu.
Üşüdüğü için odasına, çalışma masasına geçip oturmuştu. Bir süre öylece masaya bakındı. Gözlerinin önündeki bozul saate baktı. Kitaplarına.. Dağınıktılar. Kitaplar büyüklü küçüklü karışık dizilmişti. Yeni başladığı romanın sayfası açık. Kaldığı sayfanın ucunu ufak kıvırmıştı. Romanın yanında Kuran-ı Kerim. Hemen bitişiğinde iki küçük saksı. Kaktüs ve yılbaşı çiçeği. Yeni dikilmiş belli. Her ikisinde mahzun. Boynunu eğmiş. Saksıların arasında çam kozalağı . İçindeki fıstıkların kimisi hala yerinde.
Kuran-ı Kerime takıldı gözleri. Okumaya karar vermişti. Önce abdestini aldı. Başörtüsünü de takıp başladı okumaya. Beş yaprak kadar okumuştu daha önce kaldığı yerden başlayarak. Sonra içindeki o huzursuzluğun gitmesi için dua etti. Sadece huzursuzluğun gitmesi içinde etmedi. Dua bekleyen tüm insanlar için de etmişti.
Masanın başından kalkıp yatağına uzanmıştı. Tavana baktı. Baktı... Göz kapakları yavaşça düşmeye başlamıştı. Uykuya geçmeden hemen önce içinden " geçecek" demişti. Geçmesini umduğu her şeyin bitmesini istiyordu artık. Aklında ise defterine aldığı minicik notta kalmıştı.
Zamandan, zamansız kaldık
Zaman son hızıyla çarpa çarpa geliyor üzerimize doğru
Yaşadıklarımızı savura savura
Ne olduğunun önemi yok
Her şeyi önüne kata kata geliyor.
Zaman her şeyin ilacı imiş
Derde merhem olduğuda oluyor
O merhemin yan tesiride
6 yorum:
Çam kozalağında kaldı aklım :) Ne güzel olur çam fıstığı ve galiba en sevdiğim çamdır fıstık çamı :) Gerçek gibi değil de bir ressamın tablosuna boyadığı bir hayal gibi gelir bana :) Neşeli sevgilerle :)
zaman eveet öyle bişey :) dua etmek ne güzel bişey yaa :) hem içi temizleniyo insanın hem de başkalarının iyiliğini istiyosuun :)
Beklemediğim kadar iyi bir anlatım kabiliyetiniz var, tebrik ederim. 🙏🍀
blogun son yazımdaaa :)
Okurken yaşadım 😊
EsTen;
:) yaşamak da hissetmek gibi. Hissettirebildiysem ne mutlu:)
Yorum Gönder
Yorumunuz değerli:)
Link paylaşılan yorumlar yayınlanmayacaktır..